31 Ekim 2014 Cuma

2 Fırında Körili Kabak Omlet

Fırında Kabak Omlet
Fırında Kabak Omlet
Özellikle kabak sevmeyenler için bu omlet tarifi biçilmiş kaftan. Kabak sevmiyorsanız ama sağlıklı olduğu için yemeniz gerekiyorsa bu tarif tam size göre. Kabak çok sağlıklı bir sebze ancak biraz yavan bir tadı var. Erkekler de yavan bir tadı olduğu için kabağı pek sevmez. Omlet fırında piştiği için sadece bir yemek kaşık zeytinyağı kullanmak yeterli oluyor. Ayrıca kabağın yavan tadı tamamen kayboluyor.

Malzemeler: 

3 adet orta boy kabak
4 yumurta (Çırpılmış)
1 yemek kaşığı zeytinyağı
1 çay kaşığı köri
Tuz
Karabiber
Pul biber
Taze soğan yaprakları


Hazırlanışı: 

Kabakları yarım cm kalınlığında halka halka dilimleyin. Fırına girebilecek bir tavanın zeminine kabak halkalarının yarısını dizin. Bir yemek kaşığı zeytinyağı dökerek kabakları altlı üstlü bir dakika kadar kavurun. Çırptığınız yumurtaların içine köriyi ve dilediğiniz kadar tuz, karabiber ve pul biber ekleyerek karıştırın. Bu karışımı tavadaki kabakların üstüne dökün ve ocağın altını iyice açın. Kabakların kalanlarını da hızlıca tavaya döktüğünüz yumurtaların üstünü kaplayacak şekilde dizin. Tavayı ocaktan alıp önceden ısıtılmış 200 derecelik fırında 15 dakika kadar ızgara ayarında pişirin. Bu sürede üstteki kabaklar da pişecektir.
Omleti servis tabağına aldıktan sonra taze soğan yaprakları ile süsleyerek servis edebilirsiniz.
Çok sağlıklı ve lezzetli bir omlet oldu. Afiyet olsun.






27 Ekim 2014 Pazartesi

9 Kakuleli Nar Reçeli

Kakuleli Nar Reçeli
Kakuleli Nar Reçeli
En sevdiğin meyve nedir diye sorsalar sanırım Nar derim. Narın en sevdiğim özelliği ekşi ve biraz zahmetli yenebilir olması. Tüm taneleri bir tabağa çıkarttıktan sonra yemek alışkanlığım yoktur; çünkü narın en zevkli kısmı tek tek kabuğundan çıkarılıp yenmesi.
Narın faydasını bilmeyen yoktur sanırım. Pazarlarda kilosu 1 liraya kadar indi. Bol bol tüketmek gerektiğine inanıyorum. Ben en azından günde bir tane yiyorum.
Normalde şekerli şeyler pek yapmam ama nar reçelini yapmadan duramadım. Instagram hesabımdaki bir takipçimin sayfasında gördüm. Tarifi çok basitti. Ama benim tarife eklediğim "Kakule" ile reçel inanılmaz bir lezzet kazandı. Tadının bu kadar değişebileceğine çok şaşırdım. Olur da Nar Reçeli yaparsanız mutlaka Kakuleli yapın.

Malzemeler (1 Küçük Kavanoz için):

3 adet orta irilikte nar ( 1 kg geliyor)
Bir su bardağından bir parmak daha az toz şeker
4 adet kakule tanesi ( 3 kakulenin kabukları çatlatılacak, diğerinin çekirdekleri çıkarılarak iyice ezilecek)

Hazırlanışı: 

Nar tanelerini kabuğundan çıkarmak sadece 5-6 dakikanızı alıyor. Narları yanlamasına keskin bir bıçakla tam ortadan ikiye kesin.
Derin bir kap ayarlayın. Narların kesik kısmını avucunuza iyice oturtun. Bir çorba kaşığı ile narın kabuğuna sertçe darbeler vurun. Böylece tüm taneler yaklaşık 1 dakika içinde çıkmış olacak. Kalan yarım narların hepsini bu şekilde boşaltın.
Narların zar kısmı da kaba düşmüşse onları narların arasından çıkarın.
Nar tanelerinin tümünü küçük bir tencereye boşaltın. Çatlattığınız kakule tanelerini ve çekirdeklerini toz haline getirdiğiniz kakuleyi de narların içine atın. Toz şekeri serpin.
Orta ateşte şeker tamamen eriyene kadar kaynatın. Bu reçelde kıvam çok önemli değil çünkü tüm reçel tanelerden oluşacak.
Reçelin sıvısı size az geldiyse kaynayan narların yaklaşık yarısını tel bir süzgece alın. Tencerenin üstünde bu taneleri bir kaşıkla ezin. Böylece çekirdeklerin suyunu almış olacaksınız. Kalan posayı dökebilirsiniz.
Reçel birkaç dakika daha kaynadıktan sonra ocağın altını kapatabilir ve reçeli soğumaya alabilirsiniz. Bu arada kabuğunu çatlattığınız kakule tanelerini de çıkarabilirsiniz.
Tenceredeki reçel soğuduktan sonra reçeli bir kavanoza boşaltıp buzdolabına koyun. İyice soğuduktan sora tadına bakın. Siz bile bu kadar iyi olacağına şaşıracaksınız. Denemeniz dileğiyle, sağlıcakla kalın.   

24 Ekim 2014 Cuma

14 Bumerang Blog Ödülleri / En İyi Çıkış Yapan Blog Adayı


                                           

İlk blogum yayınımı geçen yıl 23 Kasım'da yazmıştım. Tam 11 ay olmuş ben blog açalı. Bu sürede 306 yayın yapmışım. Başlarda pek önemsemediğim blog maceramı birkaç ay sonra ciddiye almaya başladım. İlk olarak yemek fotoğraflarımı daha özenli bir şekilde çekmeye başladım. Çektiğim fotoğrafları seviyorum gerçekten. Fotoğrafları beğenmediğim için tarifini koymadığım şeyler de var elbet. Blog sayesinde bir çok insan da tanımış oldum. Blog dünyasında birbirinden değerli blogger arkadaşlarım var. Hepsine teşekkür ediyorum.
Blogumda dönüm noktası diyebileceğim şey yazarkafe.com'a platin üye olarak kabul edilmemdi diyebilirim. Bumerang Network sayesinde blogum daha fazla tanınmaya başladı. Birçok tarifim Yazarkafe.com'da anasayfada yayınlandı. Bu sayede daha fazla ziyaretçim oldu. Ödülü kazanabilirsem benim için gerçekten de büyük bir başarı olmuş olacak. Kazanmam için siz okuyucularımın da desteğine ihtiyacım var. Sms oylaması 20 Kasım'a kadar devam edecek. Yapmanız gereken şey yukarıdaki fotoğrafa tıkladıktan sonra açılan sayfada istenen yere cep telefonu numaranızı girmek ve daha sonra da telefonunuza gelen onay kodunu belirtilen yere girmek. Oy vermek sadece 30 saniyenizi alacak. Şimdiden herkese çok teşekkür ediyorum. Saygı ve sevgilerimle.

23 Ekim 2014 Perşembe

2 Fırında Tatlı Patates ve Faydaları

Fırında Tatlı Patates ve Faydaları 
Fırında Tatlı Patates ve Faydaları 
Geçen gün tesadüf eseri tatlı patates ile karşılaştım. Görünce çok şaşırdım, almadan da edemedim. Eve geldikten sonra hemen araştırmalara da başladım. Açıkçası bir patatesin bu kadar faydalı olacağı aklımın ucundan da geçmezdi. Care2.com'da okuduğum yazıya göre tatlı patatesin çok önemli faydaları var. B6 vitamini açısından çok zengin ve bu sebeple kalp krizini önlemeye yardımcı oluyor. C vitamini açısından da çok zengin olduğu için grip ve virüsleri vücuttan uzak tutuyor. Tatlı patates ayrıca zengin miktarda demir ve magnezyum içeriyor.
Olur da tatlı patatese denk gelirseniz mutlaka alın. Tadı gerçekten de biraz tatlı. Baharatlar ve tuzla tadı çok güzelleşiyor. Bulursanız yemeniz dileğiyle.

Malzemeler (4 kişilik):

4 adet tatlı papates
Taze çekilmiş karabiber
Deniz tuzu
Acı kırmızı toz biber
Zeytinyağı

Hazırlanışı: 

Patatesleri iyice yıkadıktan sonra soyun.
Elma dilimi şeklinde doğrayın.
Fırın kağıdı serilmiş fırın tepsisine yayarak dilediğiniz miktarda tuz, karabiber, toz biber ve çok az da zeytinyağı gezdirin.
Önceden ısıtılmış 200 derecelik fırında patateslerin köşeleri kızarana da pişirin.
Afiyet olsun, sağlıcakla.

19 Ekim 2014 Pazar

3 Ayranın Faydaları ve Çocuklarımız

Ayranın Faydaları ve Çocuklarımız
Ayranın Faydaları ve Çocuklarımız
Özellikle son 20 yıldır Fast-Food kültürü maalesef çok büyük bir gelişme gösterdi. Yapılan reklamlar çocuklarımıza sağlıksız yiyecek ve içecek sevgisi aşılıyor. Bunların en başında da gazlı içecekler geliyor tabi ki. Çocuklarımızın sağlıksız içecekler sevmesinde en büyük sorumlu yine biziz aslında; çünkü bizden ne görüyorlarsa onu yiyip içiyorlar. Bir reklam ne kadar alttan alttan sağlıksız içecekleri çocuklara aşılasa da bizler buna engel olabiliriz.
Çocuklarımıza kola yerine ayran içmeyi sevdirebilirsek sağlıklı nesiller yetiştirmede en önemli adımlardan birini atmış oluruz. Kola ve diğer gazlı içecekler ne kadar zararlıysa ayran da o kadar faydalı.
İnternetten yaptığım araştırmalara göre; Ayran birçok vitamini barındırıyor. Özellikle B vitaminleri açısından çok zengin. Sindirim sistemine katkısının olduğu gibi kemik gelişiminde de önemli rol oynuyor.
Günde bir bardak içildiğinde kan için gerekli potasyumu da sağlıyor. Başta çocuklarımız sonra da biz yetişkinlerin günde mutlaka bir bardak ayran içmesini diliyorum.

Sağlıklı bir nesil yaratmamız dileğiyle, sağlıcakla kalın.

16 Ekim 2014 Perşembe

0 Erişilmesi En Zor Yerlerin Hijyeni için 7'li Püskürtme Sistemli Domestos

Temizlik ve düzen konusunda ne istediğini bilen, tertipli ve özenli bir ev hanımı olduğumu söyleyebilirim. Atalarımızın "Alet işler el övünür" sözündeki gibi, temizlikte de istenilen sonucun etkili ve kısa sürede alınması için, öncelikle doğru ürünlerin kullanılması, bence en önemli noktalardan biri...
Bu uğurda eskiden çocukluğumuzda, annelerimizin hijyen sağlamak için sık sık kullanmak zorunda kaldığı çamaşır sularının o ağır kokusunu düşündükçe, şu anda aslında ne kadar şanslı olduğumuza bir kere daha anlıyorum.. Eski çamaşır suları gibi kokmayan, Domestos’un deterjan katkılı ultra yoğun çamaşır suyu, temizliğe harcanan zamandan da tasarruf sağlayarak, bu işi çok daha keyifli hale getiriyor.
Özellikle tuvalet temizliğinin ne kadar önemli olduğunu, özenli hanımlarımız iyi bilirler. Örneğin; klozetlerin ulaşılması güç yerlerine, ne kadar uğraşsanız da kolay kolay müdahale edemezsiniz. Şimdi görüyorum ki işin uzmanı Domestos, yine bir ilke imza atarak "Domestos 7'li Püskürtme Sistemi" diye bir ürün çıkarmış. Özel olarak tasarlanan kapak dizaynıyla, tazyikli şekilde 7 ayrı delikten kolayca geniş bir alana yayılan ürün sayesinde, erişilmesi en zor olan yerlere bile zahmetsizce ulaşıp, oradaki mikropları da öldürüyor.
"Yaz Güneş" ve "Fırtına Gücü" adlı iki farklı koku alternatifi de sunan, özel tasarım kapaklı Domestos 7'li Püskürtme Sistemli bu hijyen sağlayan ürün sayesinde, klozet ve duvar gibi dikey yüzeylerde gizlenen mikroplara, artık buralarda barınma şansı bırakmıyor.
İçerik: www.usengecsef.blogspot.com
Bir boomads advertorial içeriğidir.

15 Ekim 2014 Çarşamba

1 Zerdeçalın Faydaları

Zerdeçalın Faydaları
Zerdeçalın Faydaları
Baharatların yemeklerimize kattığı mucizevi lezzeti bilmeyen yoktur. Ve sanmıyorum ki hiçbir tencerede hiçbir baharat kullanılmadan bir yemek pişirilsin. Yemeği adeta büyüleyici kılan tek şey de sanırım baharattır.
Baharatların yemeklerimize kattığı bu tatların ötesinde bir de sağlığa olumlu yönde inanılmaz etkileri var.

İşte bu baharatlardan biri de zerdeçal. Zerdeçalın sağlığımıza sandığımızdan çok çok daha faydası var. Bu faydalarını öğrenince siz de her yemeğinize mutlaka bir çay kaşığı zerdeçal atacaksınız. Sağlıcakla.

Zerdeçalın Faydaları
- Mideyi kuvvetlendirir.
- Nekahat devresini kısaltır.
- Gaz ve idrar söktürücüdür.
- Solunum yolu enfeksiyonların tedavisinde yararlanılır.
- Karaciğer hastalıkları, sarılık ve vereme karşı faydalıdır.
- Deneysel çalışmalarda zerdaçalın kolesterolü azaltıcı etkisi belirlenmiştir.
- Karacigeri güçlendirir ve karaciğerden toksinlerin atılmasına yardım eder.
- Zerdeçal karaciğer için yararlıdır.
- Verem gibi hastalıklarda faydalıdır.
- Soğuk algınlığı ve astımda faydalıdır.
- Sinirleri uyarır.
- İltihap gidericidir.
- Zerdeçal kullanımı hazmı kolaylaştırır.
- Vücutta biriken zehirli maddeleri atar.
- Haricen deri rahatsızlıklarında yararlıdır.
- Safra kesesi ve safra yollarının fonksiyonel hastalıklarına karşı etkisi zerdeçal yararları arasındadır.
- Antioksidan etkilidir. Curcuminin antioksidan etkisinin E ve C vitaminlerinden daha güçlü olduğu görülmüştür.
- Curcumin kansere karşı koruma sağlar ve tümör hücrelerinin çoğalmasını engelleyici özelligi vardır.
- Yapılan araştırmalarda cilt, kolon, ve gögüs kanseri için faydalı olabileceği görülmüştür.
- Hayvanlar üzerinde yapılan deneylerde zerdeçalın Kistik fibroz tedavisinde önemli fayda sağlayabileceği gösterilmiştir. 

14 Ekim 2014 Salı

8 Yumurtalı, Mantarlı Taze Fasulye

Yumurtalı, Mantarlı Taze Fasulye
Yumurtalı, Mantarlı Taze Fasulye
Dürüst olmak gerekirse fasulye yemeğini pek de seven biri değilimdir. Eşim ise tam tersine fasulyeye bayılır. Evde taze fasulye pişerse mutlaka iki farklı şekilde pişer. Ben klasik fasulye yemeğini, fasulyenin bu yemekteki tadını sevmediğim için fasulyeyi genellikle yumurtalı yapıp yerim.
Bu sefer mantar saplarını değerlendirmek için mantar saplarını da ekledim. Sonuç beklediğimden kat kat daha iyi oldu. Aynı zamanda hafta sonu kahvaltısı için de farklı bir seçenek. Fasulyeyi çok seven biri değilseniz veya kahvaltı için farklı bir şeyler arıyorsanız işte bu tarif tam size göre.

Malzemeler (4 Kişilik)

Bir avucu dolduracak kadar taze fasulye
Bir paket mantarın sap kısmı veya 6-8 adet mantar
4 yumurta
Zeytinyağı
Tuz
Karabiber

Hazırlanışı: 

Fasulyeleri önce ortadan ikiye bölün. Daha sonra julyen denilen şekilde ince ince doğrayın.
Derince bir tavada fasulyeleri bir bardak su ekleyerek, su çekene kadar pişirin. Su çektikten sonra bir-iki kaşık zeytinyağı ekleyerek fasulyeleri kavurun. Tuz ve karabiber serpin. Fasulyelerin arasında dört küçük göz açarak yumurtaları kırın. Ocağı kısıp tavayı bir kapakla kapatın.
Başka bir tavada mantarları dilediğiniz irilikte doğrayıp çok az yağ,tuz ve karabiber ile kavurmaya başlayın.
Fasulyeye kırdığınız yumurtaların beyazı piştiyse kavurduğunuz mantarları da ekleyin. Kapağı kapatıp bir dakika daha pişirin.
Sıcak sıcak servis ederek, afiyetle yiyin. Sağlıcakla... 

13 Ekim 2014 Pazartesi

8 Zeytinyağlı Dilim Yoğurt

Zeytinyağlı Dilim Yoğurt
Zeytinyağlı Dilim Yoğurt
"Yoğurt da dilimlenir miymiş hiç?" diye sorabilirsiniz. Ama fotoğrafta gördüğünüz gibi gayet güzel dilimleniyor. Zeytinyağı ve baharatlarla da marine edildiğinde tadına doyum olmuyor.
Düzenli olarak evde yoğurt yaptığım için yoğurdun bir kısmını hep süzmek için kullanıyorum. Süzme yoğurt daha hoşuma gidiyor. Bu yoğurt ise süzme yoğurdun da ötesinde. Tıpkı bir peynir gibi sert ve dilimlenebilir. Evde yoğurt yapıyorsanız lütfen bu tarifi deneyin. Tadına bayılacaksınız.

Malzemeler: 
2 kg ev yoğurdu
Zeytinyağı
Pul Biber
Kekik
Tel süzgeç
Derin bir kap
Deterjansız yıkanmış bir tülbent


Hazırlanışı: 

Süzgeci kabın üzerine oturttuktan sonra tülbenti süzgece serin. Yoğurdu tülbentin üstüne dökerek bu şekilde buzdolabına atın. Ertesi gün tülbenti sıkıca bağlayın ve tekrar buzdolabına atın. 3 gün sonra tülbentin içindeki yoğurdu elinizle sıkarak suyunu salmasını sağlayın ve tekrar dolaba atın. Bir hafta on gün boyunca hiç ellemeyin. Toplamda 12 gün bu şekilde dolapta bekleyince yoğurt tamamen katılaşıyor ve peynir kıvamına geliyor. Fotoğrafta gördüğünüz gibi zeytinyağı ve baharatlarla tadı üst seviyeye çıkıyor. Marine etmek için dilediğiniz kadar zeytinyağı, pul biber ve kekik kullanabilirsiniz. Dilim yoğurdu mutlaka denemeniz dileğiyle. Afiyet olsun.


11 Ekim 2014 Cumartesi

28 Dart Ödülü - Premios Dardos


Dart Ödülü (Premio Dardos)

Desserts Abad blogunun sahibi sevgili dostum   beni "Premio Dardos" "Dart Ödülü" ne layık görmüş. Çok şaşırmakla birlikte büyük bir sevinç yaşadım. 
Jose Manuel İspanyol bir blog yazarıdır. Birbirinden farklı ve lezzetli tarifleri var. Kendisiyle uzun zamandır blog arkadaşıyız. Google translate aracılığı ile de olsa bir şekilde anlaşıyoruz. 

Gracias, mi amigo Jose Manual.

Bu ödülü almanın da belli kuralları var: 

1. Ödül fotoğrafını yayınlamak
2. Size ödül veren blogun bağlantısını eklemek
3 15 bloga bu ödülü dağıtmak

Şimdi gelelim benim bu ödülü dağıtacağım bloglara:

1. Yasemin'in Mutfağından
2. Yemekçinin Mekanı  
3. Cupcake Kokulu Mutfak
4. Şulem Cafe
5. Değmesin Yağlı Boya
6. Benim Tatlı Hikayem
7. Evimdeki Lezzetler
8. Müptezel
9.  Neşe'den Tarifler
10. Pınar'ın Kazanı
11. Kreatif Başkan
12. Bahçe Perim
13. Selda'nın Mutfak Defteri
14. Dilek'le Mutfakta
15. Bilgicellim

Hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum, saygılarımla. 

3 Ekim 2014 Cuma

0 Fesleğenli Süzme Yoğurt

Fesleğenli Süzme Yoğurt
Fesleğenli Süzme Yoğurt
Yoğurdu evde yaptığım için uzun süredir süzme yoğurt da hazırlıyorum. Süzme yoğurt özellikle mezelerde ve kahvaltıda daha güzel oluyor. Hatırlarsanız daha önce de zeytinyağlı, baharatlı yoğurt topları da hazırlamıştım. Bu sefer farklı bir meze oldu. Evde zaten taze fesleğenim de varken, fesleğenli yoğurt hazırlamak istedim. Gayet güzel de oldu. Özellikle köftenin yanında harika giden bir meze.

Malzemeler: 

1 kase süzme yoğurt
1 avuç dolusu fesleğen yaprağı
1 tatlı kaşığı zeytinyağı
1 çay kaşığı balzamik sirke
Birkaç damla limon
Tuz
Karabiber

Hazırlanışı: 

Tüm malzemelerinizi rondoya atın ve 3-4 dakika boyunca rondodan geçirin. İşte size mükemmel bir meze.
Afiyet olsun, sağlıcakla.

2 Ekim 2014 Perşembe

9 Diyarbakır Usulü İçli Köfte

Diyarbakır Usulü İçli Köfte
Diyarbakır Usulü İçli Köfte
İçli Köfte Diyarbakır'ın en özel yemeklerinden biridir. Özellikle özel günlerde veya önemli misafirlerin geldiği zamanlarda mutlaka içli köfte yapılır. Yapması, daha doğrusu hamurunu ince bir şekilde açmak biraz zor olsa da bu zahmete fazlasıyla değen bir yemektir. Güneydoğu'nun diğer illerinde içli köfte pişirildikten sonra genellikle çırpılmış yumurta ile kızartılır, bu da içli köfteyi olduğundan çok daha ağır yapar ve fazla yiyemezsiniz. Ama Diyarbakır'da içli köfte yapanların büyük çoğunluğu yumurta ile kızartmaz, tadı çok daha hafif ve lezzetli olur. Denemeniz dileğiyle.

Malzemeler: 

Hamuru için:

Bir çorba kasesi ince bulgur
Bir çorba kasesi dövme
1 çay kaşığı tane kişniş (dövülmüş)
1 tatlı kaşığı tuz
sıcak su

İç malzeme:

2 baş kuru soğan
Yarım kilo kıyma
Yarım demet maydanoz (ince doğranmış)
Pul biber
Karabiber
Kuru reyhan
Zeytinyağı
Tuz

Hazırlanışı:

Hamur malzemelerini derin bir kaba alarak sıcak su ile ıslatın ve biraz yoğurun. Üstünü başka bir kapla kapatarak dinlenmeye alın.

Kuru soğanları ince ince doğrayıp 2-3 yemek kaşığı zeytinyağı veya çiçekyağı ile şeffaflaşana kadar kavurun. Kıymayı soğanların üstüne atıp kıyma pişene dek karıştırın. Arzu ettiğiniz kadar tuz, pul biber, karabiber ve varsa kuru reyhan serptikten sonra birkaç dakika daha pişirin. Ocağın altını kapattıktan sonra maydanozları da ilave ederek iyice karıştırın.

İç malzeme soğuduktan sonra köfteleri hazırlamaya başlayabilirsiniz.
Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar koparıp baş parmağınızı kullanarak çevire çevire çukur açın sonra diğer parmaklarınızı da kullanarak olabildiğince inceltin. İçini iç malzeme ile doldurup dikkatlice kapatın. Tüm malzemeleri bu şekilde hazırlayın.
Bir tencereyi yarısına kadar su ile doldurarak suyu kaynatın. Kaynayan suya çok fazla olmamak şartıyla köfteleri atın. Köfteler su yüzeyine çıktı mı pişmiş demektir.
Önceden sofranız da hazırsa köfteler pişer pişmez yemek çok daha keyifli olacaktır. Yanında da bol bol ayran hazırlarsanız sizin için ziyafet olur. Afiyet olsun. Sağlıcakla.

1 Ekim 2014 Çarşamba

2 Kalburabastı

Kalburabastı
Kalburabastı (@masmavi3_mutfakta tarifiyle)
Şerbetli tatlıları reflümden dolayı pek yiyemesem de arada bir de olsa yiyorum. Ama evde genellikle bir misafir için yapılır. Ben şerbetli tatlılar yerine sütlüleri tercih ediyorum. Hatta fark ettiyseniz yaptığım son birkaç tatlı ve sorbenin içinde şeker yok. Çünkü reflü hastalığını şeker çok fazla tetikliyor. Şekerli şeyler tüketmediğim ve bol su içtiğim zamanlarda herhangi bir sorun yaşamıyorum. Bu tarifi bayram için yapabilirsiniz, Hem kolay hem de lezzetli bir tatlı; ama fazla yememek şartıyla. Sevgiler.

Malzemeler:

325 gr un (5 çay bardağı)
30 gr irmik (3 yemek kaşığı)
50 gr pudra şekeri (1 çay bardağı)
3 yemek kaşığı sıvı yağ
1 tatlı kaşığı kabartma tozu
2 yumurta
125 gr tereyağı
1 tatlı kaşığı limon kabuğu rendesi

İçine sarmak için ceviz veya fındık

Şerbet için:

3 su bardağı şeker
2 su bardağı su

Hazırlanışı: 

Tereyağını oda sıcaklığına getirdikten sonra diğer hamur malzemeleri ile yumuşak bir hamur elde edene kadar yoğurun. Bu hamuru yarım saat buzdolabında dinlendirin.
Bu esnada şerbeti de hazırlayabilirsiniz. Şekeri biraz karamelize ettikten sonra suyu ekleyebilirsiniz. Birkaç damla da limon suyu sıktıktan sonra şerbeti beş dakika kadar kaynatmanız yeterli.

Fırını 200 dereceye getirip önceden ısınmasını sağlayın.
Hamuru buzdolabından çıkarın. Ceviz büyüklüğünde parçalar kopararak elinizle biraz açın.
Bir rendenin üstüne hafifçe bastırarak arasına fındık ya da cevizi koyup dikkatlice sarın ve tepsiye dizin. Tüm hamuru bu şekilde hazırlayıp tepsiye dizin. Önceden ısıtılmış fırında üstleri kızarıncaya dek pişirin. Tepsiyi fırından çıkardıktan sonra 10 dakika dinlendirin. Hafif sıcak olan şerbeti tepsiye gezdirin. Soğuduktan sonra afiyetle yiyin. Size tavsiyem en fazla iki tane yiyin. Şeker çok da sağlıklı bir şey değil çünkü.
Sevgiler.

Yemek de Yemek 2014. 5846 Sayılı "Fikir ve Sanat Eserleri Yasası'na göre "yemekdeyemek.net" içinde yayınlanan tüm fotoğrafların, grafiklerin ve yazıların hakları saklıdır. Tamamen, kısmen veya değiştirilerek dahi olsa, izinsiz ve kaynak gösterilmeden, hiçbir yazılı ve dijital medyada yayınlanamaz, çoğaltılamaz ve dağıtılamaz - Blogger Destekli

Tasarım-Değmesin Yağlı Boya