28 Temmuz 2014 Pazartesi

4 Hayırlı Bayramlar

Hayırlı Bayramlar
Hayırlı Bayramlar
Bayramın asıl sahibi olan çocuklarımızın sağlıklı, mutlu, neşeli ve barış dolu bir bayram geçirmesi dileklerimle. İyi bayramlar.

27 Temmuz 2014 Pazar

2 Bayram ve Kahvaltı

Bayram ve Kahvaltı
Bayram ve Kahvaltı
Ramazan Ayı'nın yaz mevsiminde olmasından dolayı zorlu bir ay geçirdiğimiz yadsınamaz. Havalar çok çok sıcaktı. Birçok insan özellikle de yaşlılar sağlık sebeplerinden ötürü oruç da tutamamıştır. Dilerim ki yüce Allah tüm oruçlarımızı, dualarımızı ve namazlarımızı kabul eder.
Ramazan'da dikkat ettiğimiz en önemli unsurların başında muhakkak ki sağlıklı beslenme geliyordur. Kendi yayınladığım iftar menü önerilerindeki seçimler de hep hafif yemeklerden yana oldu zaten.
Bir şekilde Ramazan bitti ve yarın Ramazan Bayramı. Yarınki beslenmemize çok ama çok dikkat etmemiz gerektiği de aşikar.
Vücut bir ay boyunca dinlene dinlene bugüne geldi, yarın vücudumuza yüklenmek sağlığımız açısından önemli riskler oluşturabilir. Zaten doktorlar ve beslenme uzmanları da özellikle bayramın ilk günü beslenmemize dikkat etmemiz gerektiğini söylüyor.

Peki beslenme açısından günü nasıl geçirmeliyiz?
Bayram günü herkes genelde ağır bayram yemekleri hazırlar, bol şerbetli tatlılar da yemeğin hemen arkasından gelir.
Bayram sabahı yapmamız gereken en önemli şey iyi bir kahvaltı. Kahvaltı yapmadan dışarı çıkmamalı ve güne bayram yemeği ile başlamamalıyız.
Güzel bir kahvaltı, hafif bir yemek ve bir dilimi geçmeyecek şekilde tatlı... Unutmayın sağlığımız her şeyden daha değerlidir.
Blogda Kahvaltılıklar kategorisinden birçok kahvaltılık tarife ulaşabilir, bayram kahvaltınız için bu tarifleri hazırlayabilirsiniz.
Sağlıcakla...

26 Temmuz 2014 Cumartesi

3 Pratik Nutella Muz Tatlısı

Pratik Nutella Muz Tatlısı
Pratik Nutella Muz Tatlısı
Böyle tatlı mı olur diye düşünebilirsiniz; ama emin olun çok lezzetli oluyor. Daha önce çilek ve nutella ikisinin tarifini vermiştim. Bu sefer de nutella ve muzu denemek istedim. Denemekle geç bile kalmışım. Muz ve nutella birleşince ikisi de kimlik değiştiriyor sanki. Ortaya yepyeni bir tat çıktığı gibi ikisinin de tadını rahatlıkla alabiliyorsanız. Evinize ansızın gelen misafirler için muz ve nutella ikilisi çok iyi bir alternatif tatlı seçeneği. Mutlaka denemeniz dileğiyle...

Malzemeler (4 Kişilik):

2 adet muz
Nutella (Dışarda beklemiş)

Hazırlanışı:

Her iki muzu yaklaşık yarım cm kalınlığında halka halka dilimleyin. Her bir buzdan yaklaşık 12 dilim çıkıyor; fazla da çıkar aslında ama muz düz olmadığı için fire verebiliyor. Fire verdiklerinizi de doğrudan ağzınıza atıyorsunuz.
Dört kişi için toplamda 24 dilim elde etmiş olacaksınız. 12 dilimi yanyana dizerek, her bir dilime bir çay kaşığı nutella koyun. Diğer 12 dilimi de bunların üstüne kapatarak hemen buzdolabına atın. 15-20 dakika sonra nutellallar sertleşecektir. Sertleştiği için de rahat rahat servis edebilirsiniz.
Afiyet olsun, sağlıcakla.


25 Temmuz 2014 Cuma

3 Havuçlu, Mantarlı But Sarma (Sodalı)

Havuçlu, Mantarlı But Sarma

Havuçlu, Mantarlı But Sarma
Bu tarifi diğerlerinden ayıran en önemli özelliği su yerine maden suyu kullanılması. Nasıl bir etkisi olabilir ki diye düşünebilirsiniz elbet. But kaslı bir yapıda olduğu için tavuk göğsü yumuşaklığının aynısını vermek normalde zordur. Ama maden suyu kullandığım için but kısa süre pişmesine rağmen yumuşacık oldu. Tadında fark yok ama yumuşak bir doku isteyenler mutlaka soda ile denemeli. Ayrıca havuç ve mantar tavukla birlikte çok iyi bir üçlü oluşturuyor, denemeniz dileğiyle.

Malzemeler (4 Kişilik):

8 adet tavuk butu
2 adet havuç
6 adet kültür mantarı
Bir kibrit kutusu kadar kaşar peyniri (rendelenmiş)
1 Şişe maden suyu
Köri
Zerdeçal
Karabiber
Kekik
Zeytinyağı
Tuz
24 adet kürdan

Hazırlanışı:

Tavuk butlarını sarabilmek için kemiklerinden ayırmamız gerekiyor. Aldığınız kasap veya market size butları kemiklerinden ayırabilir. Tabi keskin bir bıçakla kendiniz de dikkatlice ayırabilirsiniz.
Kemiğinden ayrılmış butları tek tek üstlerine streç film çekerek bir tavayla vurarak düzleştirin.
Her bir buta dilediğiniz kadar tuz ve karabiber serperek dinlenmeye bırakın.
Havuçları elma veya patates soyacağı ile soyun. Daha sonra aynı soyma bıçağı ile ince şeritler halinde dilimleyin. Mantarları ince ince doğrayın.
2 yemek kaşığı ile mantar ve havuç dilimlerini kavurmaya başlayın. Tuz, karabiber, köri, kekik ve zerdeçal serperek yumuşayana dek pişirin.
Her bir buta önce bir miktar kaşar peyniri sonra da mantar-havuç karışımından koyun.
Butları dikkatlice sararak her bir butu üç kürdanla açılmaması için tutturun.
Tüm but sarmalarını bir tavaya dizin. Bir şişe maden suyunu tavaya dökerek tavayı bir kapakla kapatın. Orta ateşte maden suyu çekilene kadar pişirin. Maden suyu çekilince butları kızartmaya devam edin.
Butları kızardıktan sonra sıcak sıcak servis edebilirsiniz. Mutlaka denemeniz gereken bir tarif. Kesinlikle çok beğeneceksiniz. Afiyet olsun.


24 Temmuz 2014 Perşembe

9 Kremalı Taze İncir Tatlısı

Kremalı Taze İncir Tatlısı
Kremalı Taze İncir Tatlısı
Yaz mevsiminin en lezzetli meyvelerinden biri de incir olsa gerek. Üstelik sağlık açısından faydası sayılamayacak kadar çok. Hatta Kur'an-ı Kerim'de incir üstüne and içilmektedir. Bu da gösteriyor ki incir bizler için kutsal bir meyvedir.
Yazın ben en çok karpuz yemeyi seviyorum. Ama incir çıktı mı her gün mutlaka birkaç tane yeme gereği hissediyorum; çünkü bağırsakları anında çalıştıran bir meyve. Hazımsızlığa da bire bir.
Ben bu tatlıda incir ile diğer sevdiğim meyve olan narı birleştirdim. Buzlukta dondurulmuş nar tanelerim vardır sürekli. Dondurulmuş olduğu için ayrıca serinletici etkisi de oldu. Kesinlikle denemeniz gereken çok sağlıklı bir tatlı; içinde hiç şeker yok.

Malzemeler (4 Kişilik):

4 adet taze incir
Yarım çay bardağı süt kreması
1 çorba kaşığı bal
1 çay bardağı dolusu dondurulmuş nar (dondurulmuş başka meyve de kullanabilirsiniz)

Hazırlanışı:

Süt kremasını ve balı karıştırarak 5 dakika boyunca mikser ile çırpın. Krema iyice yoğunlaşıp katılaşacak. Kremayı buzdolabına atıp yarım saat soğutun.
İncirleri yanlamasına halka olarak dörde dilimleyin. İncir dilimlerininin yerlerini karıştırmayın.
Krema soğuduktan sonra her bir incirin dilimleri arasına önce bir tatlı kaşığı krema dökün. Daha sonra kremanın üstüne bir tatlı kaşığı kadar nar koyun. Dilimleri bu şekilde dizerek inciri tamamlayın. Tüm incirleri tamamladıktan sonra hemen servis edin.
Sunumuyla, lezzetiyle herkes bu tatlıyı çok sevecek; özellikle de çocuklarınız.
Afiyet olsun.


23 Temmuz 2014 Çarşamba

5 Kadir Gecemiz Mübarek Olsun

Kadir Gecemiz Mübarek Olsun
Kadir Gecemiz Mübarek Olsun
Tüm İslam aleminin Kadir Gecesi mübarek olsun. Allahım dualarımızı kabul etsin.
Kadr Suresi Arapçası

Bismillahirrahmanirrahim
"İnnaa enzelnâhü fî leyletil kadr.
Ve maa edrâke mâ leyletül kadr.
Leyletül kadri hayrün min elfi şehr.
Tenezzelül melâiketü verrûhu fîhâ biizni rabbihim.
Min külli emrin selâm. Hiye hattâ matla'ıl fecr."
 
Meâli:
"Hakikat, biz onu (Kur'anı) Kadir gecesinde indirdik. Kadir gecesinin (o büyük fazl u şerefini) sana bildiren nedir? Kadir gecesi bin aydan hayırlıdır. Onda melekler ve Ruh, Rablerinin izniyle, herbir iş için iner de iner. O (gece) tan yeri ağarıncaya kadar bir selâmdır."

4 Balzamik Soslu Acı Biber Salatası

Balzamik Soslu Acı Biber Salatası
Balzamik Soslu Acı Biber Salatası
Yaz aylarında en sevdiğim şeydir bol bol acı biber yemek. Pazarlarda kilosunu bir liraya bile bulabileceğiniz çeşit çeşit acı biber türü mevcut. Ama bunlardan bence en lezzetlisi acı Urfa biberi. Bildiğimiz dolmalık biberler gibi. Ama renkleri çok daha koyu. Koyu yeşil rengi bile insanın iştahını kabartacak cinsten. Olur da pazarda denk gelirseniz mutlaka bu biberden alıp bu salatayı denemelisiniz. Acı seviyorsanız bu pratik salatanın müptelası olacaksınız.

Malzemeler: 

Yarım kg acı Urfa biberi
Çeyrek çay bardağı zeytinyağı
1 çorba kaşığı balzamik sirke
1 çorba kaşığı limon suyu
Karabiber
Tuz

Hazırlanışı:

Biberleri fırında veya gaz ocağında közleyebilirsiniz. Ama odun ateşinde közlerseniz tadına doyum olmaz.
Biberleri közleyin. Közledikten sonra dikkatlice soyun. Keskin bir bıçakla elinizi biberlerin iç kısmına değdirmeden doğrayın.
Zeytinyağı, sirke ve limonu küçük bir kaba alın. Birer çay kaşığı kadar tuz ve karabiber ekledikten sonra sosu iyice çırparak biberlerin üstüne dökün. Bir çatalla iyice karıştırıp hemen servis edin.
Kahvaltılarda ve birçok yemeğin yanında tüketebileceğiniz bu salatayı çok seveceksiniz. Afiyet olsun.

22 Temmuz 2014 Salı

6 Sodalı Pratik Mini Tam Buğday Ekmek

Sodalı Mini Tam Buğday Ekmek
Sodalı Mini Tam Buğday Ekmek
Daha önce de tam buğday ekmek tarifi vermiştim. Ama bu minnacık ekmekleri sufle kabında pişirdiğim için çok daha pofuduk, çok daha sevimli ve lezzetli oldular. Bu minnacık ekmekleri derin dondurucaya atabilir dilediğiniz zaman kişi sayısına göre ekmek çıkarıp afiyetle yiyebilirsiniz. Ya da az sayıda yaptıysanız, yapımı çok pratik olduğu için hemen taze ekmekçikler pişirebilirsiniz. Sufle kabında piştikleri için görünümleri de çok şık oldu. Mutlaka denemeniz dileğiyle; hem pratik hem de çok sağlıklı.

Malzemeler: (6 sufle kabı için)

2 su bardağı tam buğday un
1 çay kaşığı tuz
25 gramlık paket toz mayanın yarısı
1 şişe maden suyu (dışarda beklemiş)

Hazırlanışı:

2 Su bardağı unu derin bir kaba alın. Tuz ve mayayı ekleyerek unu iyice karıştırın. Maden suyunu azar azar dökerek elinizle yoğurmaya başlayın. Hamur, kulak memesi kıvamına gelene kadar yoğurun. 1 şişe maden suyu yetecektir, yetmediği taktirde ılık su ileve edebilirsiniz.
Hamurun üstünü nemli bir bezle kapatarak, hamuru kapalı durumdaki fırına atın. Fırında yarım saat mayalanması yetecektir.
Hamuru fırından çıkarıp fırını 200 dereceye ayarlayın.
Hamuru sufle kaplarının yarısına denk gelecek şekilde paylaştırın. Önceden ısıttığınız fırında hamurlar kabarıp, üstleri kızarana dek pişirin.
Bu ekmekleri özellikle çocuklarınız herkes çok sevecek. Afiyet olsun, sağlıcakla.


21 Temmuz 2014 Pazartesi

9 Yemek Fotoğrafçılığı ve A4 Kağıdı

Yemek Fotoğrafçılığı ve A4 Kağıdı
 Yemek Fotoğrafçılığı ve A4 Kağıdı
Ben dahil birçok yemek blogu yazarının en büyük sorunu sanırım özenle yaptığımız yemeklerin en güzel fotoğrafını çekmek. Çoğu yazarda profesyonel fotoğraf makinesi yok. Profesyonel makineden kastım Dslr makineler. Kendim Fujifilm Exr 200 kompakt (lensi değişmeyen) makine kullanıyorum. Manuel ayarı olduğu için ışığı artırıp azaltabiliyorum. Ama birçok kompakt makinede maalesef manuel ayar yok. Bu tür makinelerde mecburen otomatik çekim yapmak gerekiyor.
Bir yemek blogu yazarının makinesi ne olursa olsun muhakkak bir tripodu olmalı. Tripod olmalı ki çok daha rahat ve net çekimler yapılabilsin.
Yemek fotoğrafçılığında diğer önemli şey ise (aslında en önemli şey) ışık. Işık fotoğrafın her şeyidir de diyebiliriz kısaca. Yeterli bir ışıkta çekilmeyen fotoğraf maalesef hep kötü olacaktır.
Yemek fotoğrafçılığında en önemli ışık kaynağı ise gün ışığıdır. Gün ışığı sayesinde fotoğraflarınız en doğal haliyle görünecektir. Gün ışığından yararlanmak için yemeklerinizi hemen pencere kenarında bir masada çekmenizi tavsiye ediyorum. Bu masa çekim için her daim hazır olursa işiniz çok daha kolay olacaktır. Yalnız dikkat edilecek öenmli bir husus da güneş ışığı direkt olarak gelmemesi. Yemeğe direkt vuran güneş ışığı doğallığı bozacaktır.

Gelelim Yemek Fotoğrafçılığı ve A4 kağıdı ilişkisine. Çekimlerimizi masa kenarında yaptığımızda yemeğin pencere tarafı aydınlık ama oda tarafı maalesef gölgeli olacaktır. Yemeği hangi taraftan çekerseniz çekin o gölge olacaktır. İşte biz amatör yemek fotoğrafçıları için bu sorunu halletmenin en pratik ve en ucuz yolu A4 kağıdı veya beyaz bir karton gibi bir şey kullanmaktır.

1. Fotoğraf
1. Fotoğraf: Bu fotoğrafta pencere domatesin sağ tarafında, domatesin sol kısmı ise oda. Gördüğünüz gibi domatesin sağ tarafı aydınlıkken sol tarafta gölge oluşmuş.

2. Fotoğraf
2. Fotoğraf: Bu fotoğrafta gölgeyi ortadan kaldırmak için gördüğünüz gibi beyaz bir kağıt kullanıyorum. Fotoğraf daha aydınlık ve sol tarafta hiç gölge yok. Domatesin rengi de daha canlı.

3. Fotoğraf
3. Fotoğraf: Bu fotoğrafta A4 kağıdı kullanılmamıştır. Soldaki gölge belli oluyor zaten.

4. Fotoğraf
4. Fotoğraf: Bu fotoğrafta 3. fotoğrafın aksine A4 kağıdı kullanıldı. Sol taraftaki gölge önemli oranda kayboldu. Tabak da domates de daha parlak ve daha canlı.

İşte size bir A4 kağıdının fotoğrafı nasıl önemli oranda değişime uğrattığı gerçeği. Basit, pratik ve neredeyse bedava bir teknik. Bu yazının en üstündeki fotoğrafa Photoshop ile sadece parlaklık ve canlılık ayarı verildi. Siz de yazılarınızı bilgisayardan yazıyorsanız mutlaka photoshop veya fotoğrafa parlaklık ve canlılık ayarı verebileceğiniz bir fotoğraf düzenleme programı kullanmalısınız. Fotoğrafın doğallığı hiçbir şekilde bozulmuyor. Bu ayarlarla sadece daha parlak ve canlı fotoğraflar elde etmiş oluyorsunuz.

İşinize yaraması dileğiyle, sağlıcakla kalın.  

20 Temmuz 2014 Pazar

1 Rafadan Yumurta

Rafadan Yumurta 
Rafadan Yumurta 
İnternette rafadan yumurtanın pişirilmesiyle ilgili binlerce yazı vardır belki. Herkesin kendine göre bir pişirme tekniği var elbet. Bilim adamları bile oturup bu konuyu araştırsalar işin içinden çıkamazlar bence. Çünkü yumurtanın yapıldığı şehir, yumurtanın saklama yeri ve koşulları, yumurtayı kaynatacağınız suyun sıcaklığı vs. bir sürü etken tam olarak tarif verdiremez kimseye. Ama aslında rafadan yumurta pişirmek hiç de zor değildir. Tecrübe edip süreyi sabitlemek gerek.
Ben rafadan yumurtayı Jamie Oliver'in yemek programında anlattığı şekliyle tam olarak tutturdum. O sekiz dakika dedi, ben de tam sekiz dakika ocakta tutarak rafadan yumurtayı tutturdum.
İyi güzel de yumurtanın nerede saklandığı, ne tip bir cezve kullanıldığı ne kadar su eklendiği gibi şeyler daha önemli.
Ben kendi yöntemimi anlatayım, siz de deneyerek ideal sürenizi tutturun; yumurtanın keyfini çıkarın.

Yumurta: Buzdolabından
Cezve : Büyükçe bir cezve
Su miktarı : Yumurtaların üst seviyesiyle silme şeklinde olacak kadar
Ocağın yanma durumu: Tam orta ateşten çok az daha fazla
Süre: Ocağı açmanızla kapatmanız arasında tam 8 dakika

Rafadan yumurta yukarıda yazdığım koşullarda fotoğrafta gördüğünüz şekli aldı. Siz de rahatlıkla bu kıvamı tutturabilirsiniz. Afiyet olsun.

19 Temmuz 2014 Cumartesi

3 Kuru Domatesli Tam Buğday Poğaça

Kuru Domatesli Tam Buğday Poğaça
Kuru Domatesli Tam Buğday Poğaça
Kurutulmuş domatesi genellikle zeytinyağlı, sirkeli ve baharatlı olarak kahvaltıda tüketiriz. Ama artık birçok yiyecekte kuru domates ana malzeme veya yardımcı malzeme olarak kullanılıyor. Daha önce tam buğday denemediyseniz ve kuru domatesin tadını seviyorsanız bu tarif tam size göre. Tam buğday poğaça beyaz undan yapılan poğaçaya göre biraz daha sert dokulu. Bu poğaça diğerleri gibi puf puf yumuşak değil, daha kıtır kıtır. Ama tam buğday unu bence beyaz una göre çok daha lezzetli. Bu poğaçayı denedikten sonra diğer poğaçayı yaptığınız sıklıkta yapacağınıza eminim.

Malzemeler: 

Hamur için:
1 Su bardağı süt
1 Çay bardağı yoğurt
1 Çay bardağı sıvı yağ
2 Yumurta (Bir yumurtanın sarısı poğaçaların üstüne sürmek için ayrılacak)
1 Çay kaşığı tuz
1 Paket hamur kabartma tozu
Alabildiğince un

İç harcı için:
1 Su bardağı dolusu kuru domates
1 çay bardağı dolusu çekirdeği çıkarılmış yeşil zeytin
8-10 Dal maydanoz
Karabiber
Pul biber

Hazırlanışı:

Kuru domateslerin yumuşaması için kaynar suya atın. Hamur hazırlanana kadar yumuşayacaklardır.
Hamur malzemelerini derin bir kaba alıp iyice çırpın. Daha sonra azar azar un ekleyerek kulak memesi yumuşaklığında bir hamur elde edene kadar yoğurun. Hamurun üstünü nemli bir bezle kapatarak iç malzemelerini hazırlayana kadar dinlendirin.
Fırını 200 dereceye ayarlayın.
Yumuşamış kuru domatesleri, çekirdekleri çıkarılmış yeşil zeytinleri ve maydanozu ince ince doğrayın. Birer çay kaşığı karabiber ve pul biber serperek iyice karıştırın.

Bu sürede hamur dinlenmiş olacaktır. Hamuru istediğiniz büyüklük ve şekilde açarak iç malzemesini koyup hamuru kapatın. Bir fırça yardımıyla ayırdığınız yumurta sarısını poğaçaların üstüne sürün. Dilerseniz susam ve çörek otu da serpebilirsiniz.
Hazırladığınız poğaçaları yağlı kağıt serili fırın tepsisine dizerek fırına atın.
Önceden ısıttığınız fırında poğaçaların üstü kızarana dek pişirin.
Beyaz undan yapılan poğaçalara göre daha kıtır bir poğaça pişirmiş olacaksınız. Daha kıtır ve daha lezzetli. Afiyet olsun.


18 Temmuz 2014 Cuma

5 Yoğurda Kaymak Nasıl Tutturulur?

Yoğurda Kaymak Nasıl Tutturulur?

Yoğurda Kaymak Nasıl Tutturulur?
Şehir Hayatı birçoğumuzu maalesef hazır yoğurt tüketmeye zorluyor. Ama evde yoğurt mayalamak sandığımızdan da kolay. Aldığınız sütün de katıksız olduğundan emin oldunuz mu bilin ki çok güzel bir yoğurt mayalayacaksınız.
Hazır yoğurt almaktansa evde de yoğurt mayalayan birçok kişi olduğundan eminim. Kendim yaklaşık 8 yıldır neredeyse hiç hazır yoğurt almadım; çünkü hazır yoğurdun pek de faydası olmadığını söyleyen bilim insanlarımız var.
Şehirlerde, hemen hemen her şarküteride süt satılıyordur. Bildiğiniz ve güvendiğiniz bir şarküteri varsa ilk fırsatta süt alıp evde yoğurt mayalamayı denemelisiniz bence?
Bu yazıyı yazma sebebime gelirsek; sevgili baldızım yaklaşık 25 yıldır evde yoğurt mayaladığını ama kaymağın hiç de seninki gibi olmadığını söyledi. Nasıl mayaladığını sordum kendisine. Süt kaynama noktasına geldiğinde sütün taşmaması için bir kaşıkla sütü sürekli havalandırdığını söyledi. İyi kaymak tutturamamasının en büyük nedeninin bu olduğunu anladım.

Yoğurda Kaymak Nasıl Tutturulur?
Evde yoğurt mayalıyorsanız ve kaymak tutturamıyorsanız işte size kaliteli kaymak tutturmanın yolu:
Sütü ocağa koyduktan sonra süte kesinlikle hiçbir müdahalede bulunmamanız gerekiyor.
Gözünüz sürekli sütte olsun ki taşmasına da izin vermeyin. Süt kaynamaya başladıktan sonra yaklaşık 10 cm kadar bir bombe oluşturacak. Ocağı hemen kısmalı ve o bombenin kendiliğinden inmesine izin vermelisiniz.
Sütü on dakikadan fazla kaynatmanızı da kesinlikle tavsiye etmiyorum. Süt kabardı, bombe oluştu, ocağı kısarak bombenin inmesine izin verdiniz. Sadece on dakika daha kısık ateşte kaynamasına izin verin.
Süt mayalama sıcaklığına düştüğünde oluşan kaymağın kenarından kaşığın sığacağı kadar bir delik açıp mayalamanız yeterli. Litre başına bir yemek kaşığı yoğurt dökün, kaşığı yavaşça süte daldırarak sütü üç-dört sefer karıştırın.
Ayrıca sütü kapalı fırında mayalamak daha iyi maya tutmasını sağlar. Sütünüzü çok titretmeden yavaşça fırına atın, kapağını kapatın. Yaklaşık 5-6 saat sonra sütü kontrol edin. Mayalandığını ama biraz gevşek olduğunu göreceksiniz. Yavaşça fırından alarak yarım saatte dışarda bekletin. Daha sonra tencereyi kapaksız olarak buzdolabına atın. Buzdolabında bir gece beklemesi daha kıvamlı bir yoğurt oluşmasını sağlayacaktır. Sabah uyandığınızda tutturduğunuz kaymaa siz bile şaşıracaksınız. Bu yöntemle yoğurt mayaladığınıza pişman olmayacaksınız. Sağlıcakla kalın.


17 Temmuz 2014 Perşembe

15 Sevgi ve Dostluk Ödülü

Sevgi ve Dostluk Ödülü
Sevgi ve Dostluk Ödülü
Saygıdeğer Blogger arkadaşım sulemcafe.blogspot.com.tr'nin sahibesi Şule Abla beni Sevgi ve Dostluk Ödülü'ne layık görmüş. Değer verip bu ödülü benimle paylaştığı için kendisine çok teşekkür ediyor ve saygılarımı iletiyorum.
Bu etkinliği başlatan ve ödülleri dağıtan blog Sade ve Derin , ziyaret etmenizi tavsiye ediyorum.

Ben de Sevgi ve Dostluk Ödülü'ni aşağıdaki arkadaşlara veriyorum.

Desserts Abad
http://kepabad.blogspot.com.es/

Güven Dikmen G+
https://plus.google.com/u/0/108574583484989379000/posts

Yasemin'in Mutfağı'ndan
http://yasemininmutfagindan.blogspot.com/

Değmesin Yağlı Boya
http://www.degmesinyagliboya.com/

Böğürtlenlim
http://bogurtlenlim.blogspot.com/

Bitabak
http://www.bitabak.com/

Takı Modam
http://takimodam.blogspot.com.tr/



5 İzmir Köfte

İzmir Köfte
İzmir Köfte
İzmir Köfte'yi sanırım bilmeyen ve yemeyen çok az insan vardır. Ama bu tarifi diğer tariflerden ayıran en önemli şey patatesler kızartılmadığı için çok daha sağlıklı olması. Patatesleri de köfteleri de fırında ayrı ayrı pişirdiğim için tadı çok hafif oldu. Sosunda kullandığım baharatlar, özellikle de kakule, tadını çok daha lezzetli kıldı. Tarifte kullandığım baharatlarla henüz İzmir Köfte yapmadıysanız bir de böyle yapmanızı tavsiye ediyorum. Göreceksiniz ki tadı çok farklı ve çok lezzetli.

Malzemeler (6 Kişilik):

500 gr dana kıyma (orta yağlı)
250 gr kuzu kıyma (orta yağlı)
6 adet patates
3 adet domates
12 adet yeşil biber
1 baş kuru soğan (rendelenmiş)
6 diş sarımsak
8-10 dal maydanoz ( ince ince doğranmış)
2 dilim ekmek (kurutulmuş ve rondoda çekilmiş )
1 yemek kaşığı domates salçası
4 adet kakule
Köri
Zerdeçal
Kırmızı toz biber
Pul biber
Karabiber
Biberiye
Kekik (kuru-taze)
Zeytinyağı
Tuz

Hazırlanışı: 

Yemeğe başlamadan bir iki saat önce köfteleri hazırlarsak köfteler dinleneceği için daha lezzetli olur.
Derin bir kaba dana ve kuzu kıymasını, rondoda çekilmiş ekmeği, rendelenmiş kuru soğanı, maydanozu, rendelenmiş iki diş sarımsağı, 2 çay kaşığı tuzu ve kakule hariç diğer tüm baharatlardan birer çay kaşığı koyun. Tüm bu malzemeleri 5 dakika boyunca yoğurun. Köfte harcına parmak şeklinde şekil verip dinlenmesi için buzdolabına kaldırın.
Köfteler bir iki saat dinlendiyse yemeği yapmaya başlayabiliriz.
Fırını 220 dereceye ayarlayın.
Patatesleri iyice yıkayıp kabuklarını soymadan elma dilimi şeklinde doğrayın.
Tepsiye fırın kağıdı sererek patatesleri koyun. Patateslere göz kararı biraz karabiber, tuz ve varsa kırmızı toz biber serpin. Patatesleri birbirine değmeyecek şekilde tepsiye dizin. Patatesleri fırına atın.
Kıymayı oda sıcaklığına gelmesi için buzdolabından çıkarın.
Bir tavaya 2 yemek kaşığı zeytinyağı koyup bir yemek kaşığı salçayı kavurmaya başlayın.
2 adet domatesin kabuğunu soyup küp küp doğrayın. Domatesleri kavrulan salçanın üstüne atın. Birkaç dakika bu şekilde kavurun. Kakule taneleri ile birer çimdik tuz ve karabiber serpin. Varsa birer dal biberiye, kekik ve diğer 4 diş sarımsağı da atın. Bir bardak kaynar su ilave edip sosu 10 dakika pişirin.
Patateslerin pişmesine yakın köfteleri yağlı kağıt serilmiş fırın tepsisine dizin. Köfte tepsisini fırına patateslerin alt katına sürebilirsiniz. Patatesler pişince fırından alın. Fırını ızgara moduna alarak köftelerin kızarmasını sağlayın. Köfteler de kızardı mı fırından alın. Bir borcam kabına sosu dökerek köfteleri sosun üzerine dizin.
Yeşil biberleri köftelerin arasına yerleştirin. Kalan domatesi ince halkalar şeklinde dilimleyip biber ve köftelerin üstüne dizin. Domateslere biraz tuz serpebilirsiniz.
Fırını 200 derecede ızgara moduna alıp borcam tepsisini fırına sürün. Biber ve domatesler kızarırken patates tepsisini de alt katına koyabilirsiniz. Böylece patatesler tekrar ısınmış olacak.
Biber ve domatesler kızardımı borcamı ve patatesleri fırından alıp aynı tabakta servis edebilirsiniz.

Anlatması sanırım biraz uzun sürdü; ama her aşamasını detaylıca anlatmak istedim.
Çok beğeneceğinizi umuyorum. Hatta köfteler çiğken bile yemek isteyeceksiniz. Afiyet olsun, sağlıcakla.









16 Temmuz 2014 Çarşamba

15 Mantarlı, Sebzeli Bulgur Pilavı

Mantarlı, Sebzeli Bulgur Pilavı

Mantarlı, Sebzeli Bulgur Pilavı
Ramazan ayında yapılabilecek en besleyici ve en sağlıklı bulgur pilavı sanırım sebzeli olanlarıdır. İçinde bir de mantar oldu mu pilav, sebzeli bulgur olmaktan çok daha başka bir hâl alır. Daha önce sebzeli pilavlar yaptım elbette ama mantarlısını ilk kez denedim. Mantar lezzet seviyesini birkaç basamak daha da yükseltiyor bence. Sebzeli bulgur seviyorsanız ve şimdiye kadar mantarlısını denemediyseniz bu pilavı mutlaka yapmanızı tavsiye ediyorum. Çok seveceğinize garanti veriyorum.

Malzemeler:

Yarım paket kültür mantarı
2 adet domates
1 adet kemer patlıcan
1 adet havuç
1 adet kırmızı sivri biber
1 adet yeşil sivri biber
1 adet kabak
1 küçük baş kuru soğan
3-4 diş sarımsak
1 su bardağı şehriyeli veya pilavlık bulgur
1 yemek kaşığı domates salçası
Karabiber
Kekik
Pul biber
Zeytinyağı
Tuz

Hazırlanışı: 

Mantarları temizleyerek dörde bölün. Pilavı pişireceğiniz tencereye mantarları atın. Mantarlar suyunu salıp çekene kadar orta ateşte pişirin. Mantarlar suyunu çekince 3 yemek kaşığı zeytinyağı ekleyin. Domates hariç diğer tüm sebzeleri, sarımsakları ve soğanı dilediğiniz gibi doğrayarak mantarlarla kavurun. Küçük bir kasede salçayı sulandırarak tencereye dökün. Birkaç dakika salçanın da kavrulmasını sağlayın. Karabiber, kekik ve pul biberden arzu ettiğiniz kadar serpin. Domatesin kabuğunu soyup küp küp doğrayarak tencereye atın. Birkaç dakika bu şekilde karıştırarak pişirin. Bir su bardağı bulgurunuzu tencereye dökün. Malzemelerin üstünü sadece bir serçe parmağı kalınlığında geçecek kadar su ekleyin. 2 çay kaşığı tuz atın ve kısık ateşte pişmeye bırakın. Pilav suyunu çekince ocağın altını kapatın. Pilavı beş dakika dinlendirdikten sonra servis edebilirsiniz.
Çok lezzetli olacağından hiç şüpheniz olmasın. Afiyet olsun, sağlıcakla.

15 Temmuz 2014 Salı

2 Ramazan Ayı Günlük Menü Önerileri-18

Ramazan Ayı Günlük Menü Önerileri-18


















Ramazan Ayı Günlük Menü Önerileri-18
Malum havalar çok sıcak, iftarda çok sağlıklı ve hafif gıdalarla beslenmek şart. Çünkü sağlığımız bizim için çok önemli. Ramazanda insanların en çok zorlandığı şeylerdendir iftarda ne pişireceğine karar vermek. Havalar da çok sıcak olduğu için özellikle beslenmeye çok dikkat etmek gerek. Hazırlanacak yemekler hem hafif, hem besleyici hem de enerji verici olmalı. Mönü ne olursa olsun sofrada mutlaka karpuz bulundurmayı unutmayın.

18. Gün İftar Menü Önerisi

İftarınızı ılık birkaç yudum su ile açmanızı tavsiye ediyorum. Daha sonra zeytin veya hurma da yiyebilirsiniz.
İftardan iki saat önce karpuzu dilimleyip buzlukta soğutursanız, iftar için tam soğuma kıvamına geliyor. 

Közlenmiş Domates Çorbası - Tarif için tıklayınız.
Mini Güveçte Mantarlı Et Sote- Tarif için tıklayınız.
Fesleğenli Ayran- Tarif için tıklayınız.
Karpuz

Allah orucumuzu ve dualarımızı kabul etsin. 

2 Evde Pratik Tereyağı

Evde Pratik Tereyağı
Evde Pratik Tereyağı
Tereyağının evde bu kadar pratik şekilde yapılabileceğini ben de bilmiyordum. Home Tv'de Doktor Mehmet Öz'ün programında nasıl yapıldığını öğrendim. Dr. Öz bu yöntemi bulan ya da bilen diyelim bir konuğunu çağırdı. Adam on dakikadan kısa bir sürede sadece şişe sallayarak tereyağı hazırladı.
Normalde ben de tereyağı seven biri değilim ama sağlıklı olduğu için kendimi alıştırmaya çalışıyorum. O programdan yola çıkarak ben de tereyağını yaptım. Gayet de güzel oldu.

Malzemeler:

2 paket hazır süt kreması
1 litrelik plastik şişe
Soğuk su veya buz

Hazırlanışı:

2 paket süt kremasını 1 litrelik plastik bir şişeye dökün. Kremanın üzerine de çok soğuk su veya buz parçaları atın. Şişeyi sıkıca kapatın. Şimdi spor zamanı...
Şişeyi yağ sudan ayrılana kadar çalkalayın. Bir iki dakika normal geliyor ama sonradan kol yorulmaya başlıyor. Yorulması da iyi aslında çünkü hem tereyağı hem de spor yapmış oluyorsunuz.
Çalkalama işlemi yaklaşık 10-12 dakika kadar sürebiliyor. Bu süreden sonra yağla suyun birbirinden tamamen ayrıldığını ve yağın topak haline geldiğini göreceksiniz.
Şişedeki suyu dökün. Keskin bir bıçakla şişeyi dikkatlice keserek yağı şişeden çıkarın. İşte karşınızda evde pratik tereyağı.
Tadı hafif ve gayet de güzel bir yağ çıkıyor ortaya. Mutlaka denemenizi istiyorum.
Sağlıcakla kalın. 

14 Temmuz 2014 Pazartesi

0 Dimes Limonata, Taze Sıkılmış Limondan Ev Usulü Limonata


DİMES, ev ev ziyaret ettiği tüketicilerden aldığı tarifler doğrultusunda taze sıkma limondan ev usulü limonatayı yarattı…

Türkiye meyve suyu pazarının yerli lideri DİMES, sıcakların bastırdığı yaz günlerinde, “Taze Sıkma Limonata”yı, cam şişeden sonra şimdi de yeni ve sağlıklı pet şişede limonata tutkunlarının beğenisine sundu.

DİMES,  yola gerçek ev usulü limonata yapmak için çıktı ve ev ziyaretlerinde tüketicilerden alınan tarifler doğrultusunda DİMES Limonata reçetesini yazdı. Lezzeti ve doğallığı tarifinde gizli olan DİMES Limonata; piyasadaki diğer ürünlerden farklı olarak limon konsantresinden değil, taze sıkılmış limon suyundan üretiliyor. İçinde hiçbir koruyucu katkı maddesi içermiyor. Üstelik evde babaannelerimizin yaptığı gibi limon kabuğunda dinlendiriliyor.

Farkına ve bu farktan gelen lezzetine güvenen Dimes, ‘’Limonata Böyle Olur ‘’ sloganı ile iddiasını vurguluyor.

Dimes Limonata pazardaki rakiplerinden farklılaştığını ve Türkiye’de tek olduğunu yeni TV reklamında bu sloganı ile iddialı bir şekilde anlatıyor.

Keyfe, doğallığa ve lezzete vurgu yapan Dimes Limonata filminin çok keyifli bir videosu ve jingle’ı var.

Dimes Limonata’nın lezzetine ağaçta, sahilde, iş çıkışında deliren insanları görmek için Dimes Limonata Keyfi reklamını aşağıdan izleyebilirsiniz.

 

Bir boomads advertorial içeriğidir.

8 Sultan Lokumu

Sultan Lokumu 
Sultan Lokumu 
Ramazan Ayı deyince tatlı olarak başta güllaç ve diğer şerbetli tatlılar gelir nedense. Güllaç tabi ki de rahatlıkla yenebilir. Ama Ramazan'ın yaz mevsiminde geçmesinden dolayı şerbetli tatlıları sağlığımız için çok zararlı görüyorum. Şerbetli tatlılar tüketmek yerine en doğrusu vücudumuzu sarsmayacak sütlü tatlılar yemek. Sultan Lokumu da sütlü tatlılar için iyi bir seçenek. Sağlığınız için lütfen siz de şerbetliler yerine sütlü olan tatlıları tercih edin.

Malzemeler: 

Kreması için:
1 litre süt
1 fincan mısır nişastası
2 fincan un
1 su bardağı şeker
1 paket vanilya
1 paket kakao

Üzeri için: 
2 su bardağı süt
2 poşet krem şanti
Hindistan cevizi


Hazırlanışı: 

Sütü tencereye dökün. Vanilya hariç tüm krema malzemelerini süte ekleyerek pişirmeye başlayın. Karışım yoğunlaşıp kaynamaya başlayınca ocaktan alın. Karışımı mikserle çırpın. Bir fırın tepsisi zeminine bolca Hindistan cevizi serpin. Kremanın tamamını yavaşça tepsiye döküp yayın ve soğumaya bırakın.

Derin bir kaba krem şanti poşetlerini ve 2 su bardağı sütü dökerek krem şantiyi yoğunlaşana kadar çırpın.
Bu sürede tepsideki krema da sıcaklığını kaybetmiş olacaktır.
Hem krem şantiyi hem kremayı soğuması için buzdolabına atın. Yarım saat soğuttuktan sonra krem şanti ve kremayı buzdolabından çıkarın.
Krem şantinin tamamını kremanın üstüne dökerek eşit şekilde yayın. Gerçek lezzeti için en az iki saat daha buzdolabında soğutabilirsiniz.
Soğuduktan sonra bir spatula yardımı ile rulo yapıp servis edebilirsiniz.
Afiyet olsun. Sağlıcakla kaln.

13 Temmuz 2014 Pazar

2 Ramazan Ayı Günlük Menü Önerileri-16

Ramazan Ayı Günlük Menü Önerileri-16

Ramazan Ayı Günlük Menü Önerileri-16
Malum havalar çok sıcak, iftarda çok sağlıklı ve hafif gıdalarla beslenmek şart. Çünkü sağlığımız bizim için çok önemli. Ramazanda insanların en çok zorlandığı şeylerdendir iftarda ne pişireceğine karar vermek. Havalar da çok sıcak olduğu için özellikle beslenmeye çok dikkat etmek gerek. Hazırlanacak yemekler hem hafif, hem besleyici hem de enerji verici olmalı. Mönü ne olursa olsun sofrada mutlaka karpuz bulundurmayı unutmayın.

16. Gün İftar Menü Önerisi

İftarınızı ılık birkaç yudum su ile açmanızı tavsiye ediyorum. Daha sonra zeytin veya hurma da yiyebilirsiniz.
İftardan iki saat önce karpuzu dilimleyip buzlukta soğutursanız, iftar için tam soğuma kıvamına geliyor. 

Yayla Çorbası - Tarif için tıklayınız.
Fırında Sebze Şöleni- Tarif için tıklayınız.
Karmakarışık Salata- Tarif için tıklayınız.
Karpuz

Allah orucumuzu ve dualarımızı kabul etsin. 

3 Vanilya Aromalı Karpuz Sorbe

Vanilya Aromalı Karpuz Sorbe
Vanilya Aromalı Karpuz Sorbe
Ramazan ayı mönü önerilerimi okuduysanız listede değişmeyen tek şeyin karpuz olduğunu da fark etmişsinizdir. Yaz mevsiminde karpuzdan daha iyi meyve yoktur sanırım, özellikle de ramazan ayında.
Hem iftarda hem de sahurda mutlaka karpuz yiyorum. İftar ve sahurdan bir saat kadar önce derin dondurucuya atıyorum karpuzu. Çıkardığımda hafiften buzlanmış oluyor. Bu da benim için ramazanın en büyük keyfi sanırım. Karpuzu bu kadar seviyor ve tüketiyorken sorbesini yapmamak olmazdı sanırım. Bu seferki sorbemiz vanilya aromalı ve nar ekşili. Çok seveceksiniz.

Malzemeler (2-4 Kişilik):

4 dilim karpuz (Her dilim iki cm kalınlığında)
2 yemek kaşığı yoğurt
1 yemek kaşığı bal
1 tatlı kaşığı nar ekşisi
1 paket toz vanilya

Hazırlanışı:

Karpuz dilimlerinin çekirdeklerini temizleyin.
İki karpuz dilimini doğrayıp diğer tüm malzemelerle rondoya atıp bir iki dakika kadar çekin.
Çekilmiş haline baktığınızda fazla sulu olduğunu göreceksiniz.
Hemen diğer iki dilim karpuzu doğrayın. Doğradığınız karpuz parçalarının tek tek suyunu sıkın.
Karpuz parçalarından çıkan posayı rondo kabına atın.
Karışımı 3-4 dakika düşük hızda tekrar çekin.
Bu sefer yoğunlaştığını göreceksiniz. Karışımı olduğu gibi plastik bir kaba boşaltın.
Kabı buzluğa atıp en az 3-4 saat soğumaya bırakın. Bu süreden sonra çıkardığınızda muhtemelen sorbe kıvamına gelmiş olacaktır. Sorbeyi karıştırıp soğuk soğuk servis edebilirsiniz.
Serinlik dolu günler, afiyet olsun. 

12 Temmuz 2014 Cumartesi

0 Ramazan Ayı Günlük Mönü Önerileri-15

Ramazan Ayı Günlük Mönü Önerileri-15

Ramazan Ayı Günlük Mönü Önerileri-15
Malum havalar çok sıcak, iftarda çok sağlıklı ve hafif gıdalarla beslenmek şart. Çünkü sağlığımız bizim için çok önemli. Ramazanda insanların en çok zorlandığı şeylerdendir iftarda ne pişireceğine karar vermek. Havalar da çok sıcak olduğu için özellikle beslenmeye çok dikkat etmek gerek. Hazırlanacak yemekler hem hafif, hem besleyici hem de enerji verici olmalı. Mönü ne olursa olsun sofrada mutlaka karpuz bulundurmayı unutmayın.

15. Gün İftar Mönü Önerisi

İftarınızı ılık birkaç yudum su ile açmanızı tavsiye ediyorum. Daha sonra zeytin veya hurma da yiyebilirsiniz.
İftardan iki saat önce karpuzu dilimleyip buzlukta soğutursanız, iftar için tam soğuma kıvamına geliyor. 

Zeytinyağlı Taze Fasulye - Tarif için tıklayınız.
Sarımsaklı Sarı Yasemin Pilavı- Tarif için tıklayınız.
Cacık - Tarif için tıklayınız.
Karpuz

Allah orucumuzu ve dualarımızı kabul etsin. 

2 Fırında Bebek Patates

Fırında Bebek Patates
Fırında Bebek Patates
Bu minnacık ve sevimli patateslere mahalle pazarında tesadüfen den geldim. Halbuki arasaydım hayyat bu kadar minnacık patatesleri bulamazdım. Anlayacağınız gökte ararken yerde buldum. Fotoğrafta öyle büyük durduklarına bakmayın. Sarımsakla karşılaştırırsanız ne kadar küçük olduklarını anlarsınız. Peki nedir bu bebek patateslerin özelliği? Aslında bildiğimiz patates, ama çok küçük oldukları için tatları daha güzel. En azından benim için öyle. Fırında pişirmek için büyük patatesler gibi elma dilimi kesmeye de gerek yok. Olur da bir yerde denk gelirseniz mutlaka alın. Bu arada bu patateslerin fiyatı normal büyüklükteki patateslerin yarısı kadardı. Gelelim pişirme yöntemine,

Malzemeler:

Yarım kg bebek patates
Karabiber
Deniz tuzu
Acı kırmızı toz biber
Biberiye
Bir baş sarımsak (Patatesin tadına herhangi bir etkisi yok, patatesle iyi gidiyor)
Zeytinyağı

Hazırlanışı:

Patatesleri çok iyi bir şekilde yıkayın. Fırın tepsisine yağlı kağıt serin. Patatesleri tepsiye koyun. Dilediğiniz kadar deniz tuzu, karabiber ve acı kırmızı toz biber serpin. Birkaç damla zeytinyağı damlatın. Varsa bir-iki dal taze biberiyeyi de koyarak baharatları elinizle tüm papateslere yedirin.
Tüm patatesleri birbirine değmeyecek şekilde dizin. Bir baş sarımsağı da koyun.
Önceden ısıtılmış 220 derecelik fırında 30 dk. pişirin. Bu süre fırına göre değişiklik gösterebilir, pişmişliğini kontrol edip süreyi ayarlayabilirsiniz.
Özellikle ızgara köftenin yanında mükemmel gidiyor. Et veya başka yemeklerinizin yanında da servis edebilirsiniz.
Sağlıcakla kalın.



11 Temmuz 2014 Cuma

9 Ramazan Ayı Günlük Mönü Önerileri-14

Ramazan Ayı Günlük Mönü Önerileri-14
Ramazan Ayı Günlük Mönü Önerileri-14
Malum havalar çok sıcak, iftarda çok sağlıklı ve hafif gıdalarla beslenmek şart. Çünkü sağlığımız bizim için çok önemli. Ramazanda insanların en çok zorlandığı şeylerdendir iftarda ne pişireceğine karar vermek. Havalar da çok sıcak olduğu için özellikle beslenmeye çok dikkat etmek gerek. Hazırlanacak yemekler hem hafif, hem besleyici hem de enerji verici olmalı. Mönü ne olursa olsun sofrada mutlaka karpuz bulundurmayı unutmayın.

14. Gün İftar Mönü Önerisi

İftarınızı ılık birkaç yudum su ile açmanızı tavsiye ediyorum. Daha sonra zeytin veya hurma da yiyebilirsiniz.
İftardan iki saat önce karpuzu dilimleyip buzlukta soğutursanız, iftar için tam soğuma kıvamına geliyor. 

Hint Baharatlı Fırın Karnıyarık - Tarif için tıklayınız.
Ekşili Yeşil Mercimek Çorbası- Tarif için tıklayınız.
Sumaklı Soğan Salatası - Tarif için tıklayınız.
Fesleğenli Ayran - Tarif için tıklayınız. 
Karpuz

Allah orucunuzu ve dualarınızı kabul etsin. 

2 Kuzu Etli Taze Fasulye

Kuzu Etli Taze Fasulye
Kuzu Etli Taze Fasulye
Ramazan ayında iftarda yenebilecek hafif ve lezzetli bir yemek de taze fasulye. Daha önce zeytinyağlı fasulyeyi paylaşmıştım sizlerle. Bu sefer farklı olarak kuzu eti ile yaptım. Etli olanı zeytinyağlıya göre daha güzel oldu sanırım. Kuzu etinin verdiği aroma fasulyeyi daha lezzetli yaptı. Bu ramazan ayında iftarda mutlaka yenmesi gereken hafif bir yemek. Kuzu etini sevmeyenler varsa dana etiyle de yapabilir tabi ki. Sonuç olarak etin fasulyeye kattığı lezzet bambaşka.

Malzemeler (4 Kişilik):

Yarım kg taze fasulye
300 gr kuzu kuşbaşı (dana eti de kullanabilirsiniz)
2 adet sivribiber
1 baş kuru soğan
2-3 diş sarımsak
2 yemek kaşığı domates salçası
2 adet domates
Maydanoz
Zeytinyağı
Karabiber
Pul biber
Zerdeçal
Tuz

Hazırlanışı:

Ben et ve fasulyeyi düdüklü tencerede pişirdiğim için yemek çok çabuk pişti. Eti düdüklü tencereye koyduktan sonra üstünü bir iki parmak geçecek kadar su ekledim. Düdüklünün kendi süzgecini de oturtarak fasulyeleri süzgece koydum. Böylece hem et pişti hem de fasulyeler buharda pişmiş oldu.
Normal şekilde anlatacak olursam;
Eti önceden 20-25 dakika pişirin.
Soğan, sarımsak ve biberleri ince ince doğrayıp iki yemek kaşığı zeytinyağı ile kavurun. Daha sonra saplarını temizleyip doğradığınız fasulyeleri ve önceden pişirdiğiniz eti de ekleyin. Fasulyeler ve eti birkaç dakika kavurun.
Domates salçasını eti pişirdiğiniz su ile iyice sulandırın. Salçayı fasulyelerin üstüne dökün. Birkaç dakika da salçanın kavrulmasını sağlayın. Dilediğiniz kadar karabiber, pul biber, zerdeçal ve iki çay kaşığı tuz serpin. Domatesin kabuklarını soyun. Domatesleri küp küp doğrayıp tencereye alın. Et suyunu fasulyelerin üstünü üç-dört parmak geçecek kadar ekleyin.
Orta ateşte yemeğin suyu yoğunlaşana kadar pişirin. Bir avuç dolusu maydanoz doğrayıp yemeğin üstüne atın ve ocağı kapatın. Beş dakika dinlendirdikten sonra servis edebilirsiniz. Afiyet olsun.

10 Temmuz 2014 Perşembe

4 Deniz Börülcesi Çorbası (İnternette İlk)

Deniz Börülcesi Çorbası
Deniz Börülcesi Çorbası
Bu çorbayı yapmadan önce internette "Acaba yapan var mıdır, nasıl yapmışlardır?" diye araştırma yaptım. Tüm araştırmalarıma rağmen böyle bir çorbaya rastlamadım. Bu nedenle bu çorba tarifi internette ilk. Tamamen kendi tarifim. Deniz börülcesinden çorba mı olur da diyebilirsiniz ama deniz börülcesini seven herkesin bu çorbayı da çok seveceğine hiç şüphem yok. Çok farklı bir çorba deneyimi oldu benim için. Deniz börülcesini seven herkes bu çorbayı ilk fırsatta denemeli. Çünkü çok güzel ve çok farklı oldu.

Malzemeler:

1 Demet deniz börülcesi
2 Diş sarımsak
Yarım limonun suyu
Pul biber
Nane
Kurutulmuş kırmızı biber
Karabiber
Zeytinyağı
Tuz

Hazırlanışı:

Ben deniz börülcelerini önceden pişirip ayıkladığım için çorbayı yapmak çok kolay oldu.
Öncelikle deniz börülcelerini çok iyi yıkayın. Börülceler kılçıklarından rahatlıkla ayrılana dek haşlayın.
Pişen börülceleri kılçıklarından ayıklayıp bir kenara koyun.
Bir tencerede iki yemek kaşığı zeytinyağı kızdırın. 2 diş sarımsağı kızgın yağa atıp üç-dört saniye geçince hemen yarım limonun suyunu sıkın. Arzu ettiğiniz kadar karabiber serpin. Bir dakika kadar bu karışımı kavurduktan sonra deniz börülcelerini ekleyin. Deniz börülcelerini de birkaç dakika kavurun.
Bir litre kadar kaynar suyu tencereye dökün. Börülceleri sadece beş dakika pişirdikten sonra rondodan geçirin. Bir çay kaşığı tuz ve elle parçaladığınız kurutulmuş kırmızı biberi atıp on dakika daha pişirin. Küçük bir tavada iki yemek kaşığı zeytinyağıyla birer tatlı kaşığı kadar pul biber ve nane kavurun. Bu sosu çorbaya döküp ocağın altını kapatın.
İşte çorbayı yapmak bu kadar basit. Dilerseniz çorbaya sonradan da limon sıkabilirsiniz. Çok seveceğinize şüphem yok, afiyet olsun.


9 Temmuz 2014 Çarşamba

6 Şekersiz Şeftali Sorbe

Şekersiz Şeftali Sorbe
Şekersiz Şeftali Sorbe
Mübarek Ramazan Ayı'nın yaz mevsimine denk gelmesinden dolayı açlıktan çok susuyoruz. Dolayısıyla serinleme ihtiyacı hissediyoruz.
Ben de bu sorbeyi çok susadığım bir anda yapmaya karar verdim. Madem şu an serinleyemiyorum en azından iftarda serinleyecek bir şeyler yapayım dedim. Buzdolabında şeftali vardı. Hiç araştırmadım yapan var mıdır, güzel olur mu acaba diye? Hemen yapayım da iftara yetişsin dedim. Açıkçası tadının iyi olacağını düşünmüyordum. İftarda tam kıvamına gelmişti. Yediğimde "Ben bunu daha önce neden yapmadım ki" diye sordum kendime. Şekersiz ve sadece üç malzeme ile bu kadar lezzetli bir sorbe olacağı aklıma bile gelmemişti. Çocuklarınıza gönül rahatlığıyla yedirebileceğiniz tamamen doğal üç malzemeden oluşan bu sorbeye bayılacaksınız. Hatta bu yazıyı okur okumaz yapmaya başlamanızı tavsiye ediyorum.

Malzemeler: 

4 adet şeftali
4 yemek kaşığı yoğurt
2 yemek kaşığı bal

Hazırlanışı:

Şeftalilerin çekirdeklerini çıkarın. Bal, yoğurt ve şeftaliyi 3 dakika boyunca rondodan geçirin. Plastik bir kapta buzluğa atın. Yaklaşık 3-4 saatte tam kıvamına geliyor. Eğer yenmeyecek kadar sertleşmişsse dışarıda sadece 10-15 dakika bekleyince yenecek kıvama geliyor.
Tadının ne kadar lezzetli olduğuna siz de şaşıracaksınız. Üstelik çok sağlıklı. Afiyet olsun.





7 Temmuz 2014 Pazartesi

2 Baharatlar ve Sağlığımız

Baharatlar ve Sağlığımız
Baharatlar ve Sağlığımız
Baharatların yemeklerimize kattığı mucizevi lezzeti bilmeyen yoktur. Ve sanmıyorum ki hiçbir tencerede hiçbir baharat kullanılmadan bir yemek pişirilsin. Yemeği adeta büyüleyici kılan tek şey de sanırım baharattır.
Baharatların yemeklerimize kattığı bu tatların ötesinde bir de sağlığa olumlu yönde inanılmaz etkileri var.

Baharatlarda kalori diye bir şey yoktur.
Yapılan araştırmalar zerdeçal, karabiber, biberiye ve kırmızı biberin kandaki yağ oranını önemli bir oranda aşağıya çektiğini göstermiştir.
Büyüklerimden ve araştırarak öğrendiğim baharatlarla ilgili birkaç sağlıklı özelliği sizlerle de paylaşmak istiyorum.

Tarçın: Kandaki şeker oranını düşürmeye yardımcı olur. Bir çok tatlının da olmazsa olmazıdır.

Kırmızı Pul Biber: Kandaki yağ oranını düşürür. Kullanmadığımız yemek yoktur sanırım.

Kimyon: Kuru fasulye ve nohutla tüketilmesi önerilir çünkü şişkinliği alır.

Zerdeçal: İltihap gidericidir. Artık her yemeğime muhakkak ekliyorum.

Kekik: Mis gibi kokusuyla en kötü eti bile yenir hale getiren kekik sindirimi de kolaylaştırır.

Nane: Hemen hemen her çorbada kullanırız. Hazımsızlığa bire birdir.

Zencefil: Faydası saymakla bitmez. Soğuk algınlığına iyi gelir, balgam söktürür, bağışıklığı güçlendirir...

Karanfil: Diş ağrınız varsa çiğneyin, büyük oranda ağrı kalmayacaktır.

Hem sağlığımıza hem de yemeklerimize önemli etkisi olan baharatları mutfağınızdan eksik etmemeniz dileğiyle. Yalnız azar azar alın ki hep taze taze tüketesiniz. Sağlıcakla...



Yemek de Yemek 2014. 5846 Sayılı "Fikir ve Sanat Eserleri Yasası'na göre "yemekdeyemek.net" içinde yayınlanan tüm fotoğrafların, grafiklerin ve yazıların hakları saklıdır. Tamamen, kısmen veya değiştirilerek dahi olsa, izinsiz ve kaynak gösterilmeden, hiçbir yazılı ve dijital medyada yayınlanamaz, çoğaltılamaz ve dağıtılamaz - Blogger Destekli

Tasarım-Değmesin Yağlı Boya